Araştırma Sondası Uzay Yolunda

Güneş sistemimizde bulunan çok az şey, tamamen demir ve nikelden meydana gelen meteor kuşağı kadar ilginç durumda. NASA, bu nedenle bu gizemi aydınlatabilmek adına araştırma sondasını uzaya yollamaya karar verdi. Söz konusu olay, Psyche olarak da isimlendiriliyor.

İlk Kez Metal Bir Gezegen Keşfedildi

Psyche projesinin başındaki NASA yetkilisi Lindy Elkins-Tanton, “İnsanoğlu buzdan ve taştan oluşan gezegenleri ve meteor kuşaklarını gözlemledi. Tarihimizde ilk kez tamamen metalden oluşan bir yapıya şahit olduk. Bu gizemi çözmek zorundayız ve bu gizemi çözmeye kesinlikle niyetliyiz.” ifadelerini kullandı.

Dünyanın Çekirdeğini Anlamanın Bir Yolu

Söz konusu meteor kuşağının, Güneş sistemimizin ilk günlerinde yok olan küçük bir gezegenin çekirdeği olduğu düşünülüyor.

Lindy Elkins-Tanton, “Dünya’nın çekirdeğindeki basınç, yüzeydeki basınçtan 3 milyondan fazla. Asla Dünya’nın çekirdeğini inceleyemeyeceğiz. Psyche’ı inceleyerek dünyada yapamadığımızı, uzayda gerçekleştirmiş olacağız.” açıklamasında bulunuyor.

NASA’nın diğer bir görevi ise Jüpiter’in yakınlarındaki Lucy göktaşı kuşağını incelemek. Lucy ve Psyche fenomenleri hakkında görev, 2021 ve 2023 yılllarında başlayacak.

The post NASA, Metal Gezegene Ziyaret Gerçekleştirecek appeared first on Atılım Yazılım.

Yüksek İrtifa Su Bulutu Bulundu

NASA’nın Uzay Teleskobu olan Hubble sayesinde görüntüler elde eden astronom ekibi, Jüpiter’in uydularından birisi olan Europa’nın buzlu yüzeyi üzerinde yüksek irtifada seyreden bir su buharı bulutuna rastlanıldığını açıkladı.

Tez Konuları İçin Önemli Dayanak

Uzun bir süredir, Europa’nın kalın buz tabakasının altında potansiyel olarak suyun varlığına inanan araştırmacılar, böylece söz konusu tezlerine bir dayanak da oluşturmuş oldular.

Su Bulutuna Rastlanıldı

Engadget tarafından hazırlanan habere göre Hubble Uzay Teleskobu’nun Jüpiter uydusu olan Europa’nın yüzerinde sondaj faaliyetleri gerçekleştirmeden sadece gözlemlere dayanarak tespit ettiği bu durum Dünya haricindeki bir gök cisminde suyun varlığına ilişkin ümitleri de arttırmış oldu.

Yaşam Olanağına Dair Umutlar Arttı

NASA Yöneticisi Geoff Yoder konuyla ilgili yaptığı açıklamada; keşfin, Europa’nın okyanus sisteminde potansiyel yaşam olanaklarına ilişkin umutları arttırdığını söyledi. NASA’nın bundan sonraki süreçte araştırmalarının odağına Europa’daki mevcut su potansiyelini alacağı ifade ediliyor.

Görüntüler YouTube üzerinde Yayınlandı

NASA’ya göre 125 mil(200 kilometre) yükseklikte yer alan su buharı bulutları, uygun atmosfer koşullarının bulunmasını sağlıyor.

Baltimore Uzay Teleskobu Bilim Enstitüsü(STScl)’den William Sparks tarafından keşfedilen görüntüler YouTube üzerinden yayınlandı. 15 ay boyunca çekilen 10 farklı görüntünün, Jüpiter’in uydusu Europa’daki su varlığına ilişkin önemli kanıtları ortaya koyabileceği ifade ediliyor.

The post Jüpiterin Uydusunda Su Bulundu appeared first on Atılım Yazılım.

Gezegenler Jüpiter Boyutlarında

Şili’de yer alan Las Campanas Observatory tesisinde yani Las Campanas İzleme tesisinde yer alan Planet Finder isimli Spectrograph’ı kullanan bilim insanları, boyutu yaklaşık Jüpiterin boyutlarında olan iki farklı yıldız keşfettiklerini açıkladılar. Keşfedilen bu yıldızlara ise HD 133131A ve HD 133131B isimlerinin verildiği bildirildi

Birbirlerine Uzaklıkları 350 AU

Birbirlerinden 350 AU(Güneş ve Dünya Arasındaki Uzaklık. 1 AU olarak ölçülür) yani 150 milyon kilometre uzaklıkta yer alan yıldızlardan HD 133131A iki gezegene sahipken HD 133131B ise bir gezegee sahip. Her iki yıldızın da gezegenlerinin oldukça da büyük.

İkinci Gezegen Jüpiter’den 2.5 Kat Büyük

HD 133131A’nın gezegenlerinden birisi Jüpiter’den yaklaşık 1,5 kat büyük olarak tahmin ediliyorken, diğer gezegenin kütlesinin de Jüpiter’in yarısı kadar bir kütleye sahip olduğu varsayılıyor. HD 133131B’nin gezegeninin kütlesi ise oldukça büyük yani Jüpiter’in tam 2,5 katı.

Gezegenlerde Az Miktarda Metal Yer Alıyor

Bu yıldızların sıradışı yani farklı olmasının asıl sebebi ise yıldızların yapısında az miktarda metalin yer alması. Genellikle hidrojen ve helyum içeren yıldızların çok daha önceleri küçük olan gezegenleri yutmuş olabileceği de tahminler arasında yer almakta.

The post Bilinen Evrende Yakın İki Yıldız Bulundu appeared first on Atılım Yazılım.

Çalışma 2012 Yılında Duyurulmuştu

Jupiter Icy Moons Explorer ya da kısa adıyla JUICE olarak bilinen uzay aracı, Haziran 2022’de 7 yıl sürecek olan uzay yolculuğuna başlayacak. Avrupa’nın Jüpiter’e düzenlediği ilk uzay görevi olarak bilinen çalışmanın duyurusu 2012 yılında yapılmıştı.

3.5 Yıl Boyunca Jüpiteri İnceleyecek

Kourou Fransız Guyanası’nda fırlatılacak olan araç, 7 yıllık bir yolculuk sonunda hedefi Jupitere ulaşacak. Jupiter’de bulunacağı 3,5 yıl boyunca gezegenin atmosferini, manyetosferini, halkalarını ve uydularını incelenecek.

Yaşama Elverişli Bölgeler Olabilir

İncelemeler sona erdiğinde aracın, Jüpiter’in en büyük uydusu Ganymede’nin yörüngesine girmesi ve böylece gezegenimizin uydusu Ay dışında doğal bir uydunun yörüngesine giren ilk uzay aracı ünvanını kazanması bekleniyor. Europa, Callisto ve İo isimli üç uydusu daha bulunan gezegenin uydularında yaşama elverişli bölgeler bulunduğu düşünülmekte.

JUICE Jüpiterin Yörüngesine Yerleşecek

Rotası biraz karmaşık olan modül, gezegenlerin yerçekiminden faydalanarak, 2023’ün Mayıs ayında Dünya’nın, Ekim ayında Venüs’ün Eylül 2024’te tekrar Dünya’nın, Şubat 2025’te Mars’ın, Kasım 2026’da ise yeniden Dünya’nın yanından geçecek. Bu dört gezegenin yerçekiminden yararlanarak hızlanacak olan JUICE, Jüpiter’e yaklaşınca da uyduların yerçekiminden faydalanarak yavaşlayacak ve Jüpiter’in yörüngesine yerleşecek.

The post Juice Uzay Modülünün İzleyeceği Rota Belirlendi appeared first on Atılım Yazılım.

Mars Yüzeyinde Büyüleyici Görünüyorlar

Mars’ta kozmik bir büyüleyici durum var. Tabi bu durum kozmik olduğu kadar jeolojik de olabiliyor. Olympus Mons’un merkezini oluşturduğu Pavonis Mons, Arsia Mons ve Ascraeus Mons isimlerindeki dağlar, Mars yüzeyinde inanılmaz bir ahenk de oluşturuyorlar.

UFO araştırmaları yapan bir kişi, Mars yüzeyindeki özellikleri ortaya çıkardığı iddiasına sahip. Olympus Mons son derece volkanik bir yapıda bulunurken, Pavonis Mons, Arsia Mons ve Ascraeus Mons, kırmızı gezegenin yüzeyinde bir üçlü yapıyı günyüzüne çıkartıyor.

Bermuda Şeytan Üçgeni Benzerliği

Hatta bu dörtlü, dünyamızda varlığı henüz kanıtlanamamış olan efsanevi yapılardan “Bermuda Şeytan Üçgenini” andırıyor. Söz konusu muazzam kütleler, Mars’ta Tharsis isimli bir bölgede bulunuyorlar. Bilim insanları bu alana Tharsis Montes adını verdiler.

Tharsis Montes yanardağları, güneybatıdan, kuzeydoğuya doğru uzanan bir çizgide yaklaşık 700 kilometrelik alanı işgal ediyorlar. Asıl çarpıcı nokta ise tüm dağların birbirilerine tam olarak eşit aralıklarla yerleşmiş olmaları.

Güneş Sisteminin En Yüksek Dağları

Dahası doğa harikaları, Tharsis Montes’in kuzeydoğusunda yer alan volkanik merkez hattın üzerinde. Biri aktif, dört yanardağın da çöküntü özellikleri ve çatlakları mevcut. Akıl sır ermeyen çizgi, gezegenin önemli bir yapısal özelliğini açıkça temsil ediyor ancak kökeni tanımlanamıyor. Olympus Mons ailesi, aynı zamanda Güneş Sistemi’ninde saptanan en yüksek dağlar konumunda. Sistemin açık ara büyük gezegeni Jüpiter’de bile bu kadar yüksek dağlar keşfedilmedi.

The post Marsta Bermuda Şeytan Dörtlüsü appeared first on Atılım Yazılım.

NASA, uzunca bir süredir, uzayda asteroit yakalama amacıyla çalışmalar gerçekleştiriyordu bu bilim dünyasınca da yakından takip ediliyordu. NASA’nın yörüngeleri çoğunlukla Mars ile Jüpiter arasında kalmış olan gök cisimlerini yakalamaya yönelik araştırmalarında ise bariz bir eleman açığından da söz ediliyordu.

Uzayda Yer Alan Mini Gezegenlerin Keşfi Sağlanacak

Nasa tüm bu durumlara bakarak, uzayda bulunan mini gezegenlerin keşfedilmesiyle amacıyla gerçekleştireceği görevlerde değerlendirmek üzere yeni asistanlar aradığını açıkladı.

Yardımlar Sadece Havacılık Şirketlerinden Alınacak

NASA, var olan eleman açığını kapatmak amacıyla sadece havacılık şirketlerinden yardım almayı tercih edeceğini ifade etti. Fakat ajans, ARM-UP ve BAA yani Asteroid Redirect Mission Umbrella ve Agency Announcement projelerini de baz alarak farklı alanlarda da çalışmalar gerçekleştirebileceğinin sinyallerini verdi. Bu sayede NASA böylece asistan değerlendirme işlemlerini daha geniş bir yelpaze üzerinden gerçekleştirmiş olacak.

NASA’nın Görev Tanımı Neler İçerecek?

NASA’nın uzayda asteroit yakalama amacıyla gerçekleştireceği görev iki aşamadan oluşacak. İlk olarak uzayda asteroit sürünlenmelerine dair detaylı araştırmalar yapıp bilgi toplamak amacıyla bir insansız araç gönderilecek. Bu, ajansın 2021 yılında robotik adına gerçekleştireceği lansman tanımının da bir aşamasını oluşturacak.

2028 olarak planlanmış olan ikinci aşamada ise NASA asteroit örneklerini toplamak amacıyla Orion uzay aracını içerisinde bulunan ekiple birlikte birlikte uzaya gönderecek.

1.5 Milyar Dolarlık Bütçeye Sahip

NASA, Eylül 2016’dan itibaren personel alımı başvurularının başlayacağını açıkladı. NASA, önümüzdeki 3 ile 5 yıl arasında bir süreci kapsayacak şekilde teknik uzmanlık, soruşturma ekibi gibi alanlarda üye başvurularını değerlendirecek.

NASA tarafından resmi bir açıklama henüz yapılmamış olmasına rağmen, Asteroit görevi için yaklaık 1.5 milyar dolar arasında bir harcama gerçekleştirilmesi de beklentiler arasında yer alıyor.

The post NASA Yeni Asistan Alımı Gerçekleştirecek appeared first on Atılım Yazılım.